İçeriğe geç

Edimsel koşullanma nedir nedir ?

Edimsel Koşullanma Nedir? Öğrenme Sanatı, Biraz Ödül, Biraz Ceza, Biraz Da Strateji!

Bir düşünün: Herhangi bir sabah, uykulu bir şekilde kalkıyorsunuz, kahve içmeye gidiyorsunuz ve… her sabah işe gitmek için aynı yol ile yürüyorsunuz. Hadi, bir itirafta bulunalım: Bu kadar alışkanlık oluşturmak için bazen gerçekten “ödüllere” ihtiyaç duyarız, değil mi? İşte bu, edimsel koşullanmanın ta kendisi! Şimdi derinlere inmeye ne dersiniz?

Daha önce edimsel koşullanma hakkında çok fazla duydunuz ama nedir, nasıl işler, hep kafanız karıştı mı? Endişelenmeyin, çünkü bu yazıyı bitirdiğinizde bu psikolojik terimi, tıpkı kahvenizin sıcaklığını tahmin etmek gibi rahatça anlayabilecek hale geleceksiniz. Hadi, hem de eğlenceli bir şekilde, biraz öğrenelim!

Edimsel Koşullanma: Süper Kahraman Değil, Ama Yine de Etkili!

İlk önce şu temel soruyu soralım: Edimsel koşullanma nedir? Tamam, belki de “koşullanma” kelimesi biraz korkutucu olabilir ama aslında çok basit! B.F. Skinner, edimsel koşullanmayı tanımlarken, davranışlarımızın sonrasında aldığımız ödüller ya da cezalarla şekillendiğini söylüyor. Hani bazen o sonu gelmeyen “ödülleri” veya “cezaları” görmezden geliyoruz ama aslında, her bir davranışımız, bir tür ödüllendirme veya cezalandırma mekanizmasından besleniyor.

Mesela, erkeklerin iş yerinde “çözüm odaklı” yaklaşımını ele alalım. Adamımız bir problemle karşılaştığında, direkt olarak çözüm bulmaya odaklanır. Ama ne olur? Bir kahve ödülü alırsa, sabah rutini daha da hızlı ve verimli hale gelir. Yani, bir problemi çözmek, işin sonunda kahve içmeye yönlendiriliyorsa, bu da bir tür “edimsel koşullanma”dır.

Ve tabii, kadınlar… Onlar da “ilişki odaklı” bir şekilde çözüm ararlar. Bir sorun ortaya çıktığında, çözümün yanı sıra, o “ilişkinin” nasıl etkileneceği de önemlidir. Mesela, evde yemek pişiren bir kadının çocuklarına “yemeklerinizi bitirin” dediğinde, çocuklarının alacağı ödül, yemek sonrası bir hikaye okumaktır. İşte burada da edimsel koşullanma devreye girer; davranışlar, belirli sonuçlarla ilişkilendirilir.

Ne Oluyor Bu Edimsel Koşullanma ile?

Yani, temelde edimsel koşullanma, davranışlarınızın sonuçları ile şekillendiği bir süreçtir. Skinner’ın ünlü “Skinner Kutusu” deneyinde, bir fare, kutuda bir düğmeye basarak yiyecek alabiliyor. Fare, düğmeye basmak için öğrendiği her seferinde ödüllendirilir. Zamanla fare, düğmeye basmak için bir strateji geliştirir. Ne demek bu? Yani fare, “düğmeye basarak ödül alırım” şeklinde öğrenir. Çıkan sonuç? Düğme basma davranışı tekrar eder.

Siz de hayatınızda böyle bir şey yaşadınız mı? Mesela, sabahları çok az uyanabiliyorsunuz ama bir gün, alarm çaldığında hemen yataktan fırlıyorsunuz çünkü uykudan önce “öğle tatilinde çok güzel bir yemek yenecek” diye kendinizi ödüllendirmişsinizdir. Evet, edimsel koşullanma aslında tam olarak böyle bir şey!

Kadınlar ve Erkekler: Edimsel Koşullanma Perspektifinden Bir İnceleme

Erkekler ve kadınlar arasındaki edimsel koşullanma farkları da göz ardı edilemez! Erkekler genellikle çözüm odaklıdır, hızlıca bir sorunu çözmeye ve çözümün sonucunda ödülü almak isterler. Kadınlar ise, bir şeyin doğru yapılmasından çok, “ilişkinin” nasıl etkileneceğini düşünürler. Örneğin, erkeklerin bazen bir problemle karşılaştıklarında “işe yarar bir çözüm” buldukları ve çözümü sunduklarında hemen ödüllerini aldıkları, kadınların ise bir çözümü sunduktan sonra, sadece ödüllendirilmekle kalmayıp, aynı zamanda çözümün diğer insanların ruh halini nasıl etkilediğine de odaklandıkları bir fark vardır. Yani, her iki taraf da edimsel koşullanmadan etkileniyor ama bu süreç farklı şekillerde işler.

Hadi Biraz Mizah Katıp İleri Gidelim!

Şimdi biraz daha ilginç bir soruya gelelim: Hangi davranışlar gerçekten ödüllendirilir? Mesela, “evdeki bulaşıkları kim kaldıracak” diye düşünürken, kadınların “ben kaldırırım ama ertesi gün kahve istemem” dediği bir anı gözünüzün önüne getirin. Ama erkekler için durum biraz daha basit olabilir: “Bulaşıkları kaldırırım, ama ödül olarak çikolata isterim!” İşte bu ödüllendirme süreci de tam anlamıyla edimsel koşullanmanın kendisidir.

Bu arada, sadece insanları değil, kedileri veya köpekleri eğitirken de edimsel koşullanmayı kullanırız. Onlara bir şey öğretirken, “yaparsan ödüllendirilirsin” demek aslında psikolojik olarak çok doğru bir yaklaşım. Çünkü onların davranışları, ödül alacakları sonuçları tekrar etmek için şekillenir. Sonuçta, hepimiz birer “kendi kendine ödüllendiren” varlıklara dönüşüyoruz!

Sonuç: Edimsel Koşullanma ile Eğlenmeye Devam Edin!

Evet, edimsel koşullanma konusunda aslında çok derin bir psikolojik teoriye sahibiz, ama biraz da eğlenmek gerek değil mi? Hayatımızda ne zaman bir davranış göstersek ve bunun sonucunda ödüller alıyorsak, işte bu, edimsel koşullanmanın aktif bir parçasıdır. Belki de bu yazıyı okurken kendi hayatınızdaki edimsel koşullanma örneklerini fark ettiniz ve bunu düşünürken biraz gülümsediniz!

Hadi, şimdi sıra sizde! Edimsel koşullanma ile ilgili kendi deneyimlerinizi paylaşın, ödüllerle ve cezalarla nasıl şekillendiğinizi merakla bekliyoruz! Yorumlarda buluşalım!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hipercasino şişli escort deneme bonusu
Sitemap
vdcasino girişilbet bahis sitesihttps://www.betexper.xyz/betci.cobetci girişalfabahisgiris.org